Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler - Haziran 2025
30.Nis | 30.May | Değişim | |
---|---|---|---|
5-Y CDS Primi (bp) | 361 | 320 | 41 bp down |
2-Y Gösterge Tahvil Faizi | %49,90 | %45,38 | 452 bp down |
BIST-100 | 9.078 | 9.020 | -%0,6 down |
USD/TL | 3847,30 | 39,2048 | %1,9 up |
EUR/TL | 43,6177 | 44,4827 | %2,0 up |
Döviz Sepeti | 41,0454 | 41,8438 | %1,9 up |
Genel Değerlendirme
Mayıs ayında ABD yönetiminin Çin başta olmak üzere çeşitli ülkelerle gerçekleştirdiği tarife müzakerelerinin sonucunda vardığı karşılıklı anlaşmalar ve gümrük vergisi erteleme kararları küresel ticaret savaşı endişelerini hafifleterek risk iştahını destekledi. Her ne kadar son haftalarda atılan adımlar küresel ticaret ile ilgili gerilimi bir miktar azaltsa da belirsizlikler halen yüksek düzeyini koruyor. Özellikle Trump’ın Çin’in ticaret anlaşmasını ihlal ettiğine yönündeki söylemleri, AB’ye yönelik %50’lik gümrük vergisi önerisi ve çelik ve alüminyum için uygulanan gümrük tarifelerini bütün ülkeler için %50 düzeyine çıkarma kararı belirsizliklerin devam edeceğini gösterdi. Bu durum halen enflasyona ilişkin beklentilerde yukarı yönlü, küresel büyümede ise aşağı yönlü baskı yaratıyor. Tüm bu belirsizliklere ek olarak gelişmiş ülkelerin yüksek kamu borçluluğuna ilişkin sorunlar ve jeopolitik gelişmeler de yakından takip ediliyor.
Yurt içinde yılın ilk çeyreğine ilişkin açıklanan büyüme verisi yıllık bazda ivme kaybetmesine rağmen çeyreklik bazda %1 seviyesinde gerçekleşerek ekonomik aktivitenin potansiyeline yakın bir performans sergilediğine işaret etti. Öte yandan, Mart ayından bu yana atılan sıkılaşma adımlarının yılın ikinci çeyreğinden itibaren büyüme üzerinde baskı yaratacağını düşünmekteyiz. Bu döneme ilişkin şu ana kadar açıklanan öncü göstergeler de ekonomik aktivitede baskı izlenebileceğine işaret ediyor. Diğer taraftan, Mart ayında artan döviz talebinin ardından atılan adımların etkisiyle Mayıs’ta yurt dışı yerleşiklerin hisse ve tahvil net alımlarında artış kaydedilirken, YP mevduat hacminin azaldığı görüldü. Söz konusu gelişmelerin dezenflasyon sürecinin devamı açısından destekleyici bir arka plan sunduğunu düşünüyoruz.