Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler - Mayıs 2025

Nisan ayında ticaret savaşının geleceğine yönelik belirsizlikler gündemi belirlemeye devam etti. ABD yönetiminin Çin hariç ülkelere uygulanan tarifeleri ertelemesi, bazı teknolojik ürünlere vergi muafiyeti getirmesi ve tarifelerle ilgili olarak müzakereye gidilebileceğini açıklaması endişeleri bir miktar hafifletse de, halen risklerin canlı durumda olduğu görülüyor. İsrail-Hamas ve Ukrayna-Rusya arasında kalıcı bir ateşkesin sağlanamamış olmaması, buna ek olarak Nisan ayında Hindistan ve Pakistan arasında yeni bir gerilimin gündeme gelmesi izleyen dönemde jeopolitik risklere ilişkin belirsizliklerin süreceğine işaret ediyor.

Küresel ekonomideki belirsizliklerin pandemi sonrası dönemin en yüksek seviyelerinde olduğu söz konusu ortamda, yurt içinde Mart ortasından bu yana finansal piyasalardaki gelişmeler ve döviz kurlarının seyri de yakından takip ediliyor. Öte yandan, söz konusu dalgalanmaya rağmen enflasyon gerçekleşmelerinin halen TCMB’nin tahmin aralığının içinde kaldığı görülüyor. Ayrıca, küresel resesyon endişeleri nedeniyle başta petrol olmak üzere gerileyen emtia fiyatları enflasyonun seyri açısından destekleyici bir unsur olarak öne çıkıyor. İzleyen dönemde yukarı yönlü risklere rağmen dezenflasyon sürecinin genel olarak devam etmesini bekliyoruz. Bu süreçte daha da sıkılaşan para politikasının ekonomik aktivite üzerindeki etkileri ve bu etkilerin bütçe gelirleri üzerindeki olası baskısı da maliye politikasının enflasyonla mücadelede desteğinin gündemde kalmaya devam edeceğini gösteriyor.